14 Ekim 2014 Salı

Ayetullah Hacı Aga Hüseyin Ahmedî Tabatabaî Burucerdî (1875-1961)




Ayetullah el-Uzma Hacı Aga Hüseyin Ahmedî Tabatabaî Burucerdî, 1292 yılının Safer ayının son günü (Mart-Nisan 1875) Loristan eyaletine bağlı Burucerd’de dünyaya geldi. Soyu 32. kuşaktan İmam Hasan’a (as) ulaşmaktadır.

Yedi yaşında mahalle mektebine başladı ve orada Camiü’l-mukaddemat’ı okudu. Okuldaki başarısıyla dikkat çeken Ayetullah Burucerdî’yi babası Seyyid Ali Tabatabî, Nurbahş Medresesi’ne kaydettirdi. Sarf, nahiv, beyan, mantık, fıkıh ve usul derslerini bu medresede okudu. Nurbahş Medresesi bir süre sonra ilmî ihtiyaçlarına cevap vermez hale gelince büyüklerinin tavsiyesi ve babasının onayıyla 1310/1892-93 yılında Isfahan’a gitti.

Isfahan’da Hacı Seyyid Muhammed Bâkır’ın, Mirza Ebu’l-Meali Kelbasî’nin, Seyyid Muhammed Taki Müderessî’nin derslerine devam eden Ayetullah Burucerdî, fıkıh, usul, rical derslerinin yanı sıra Ahund Keşî ve Cihangir Han Kaşkayî’nin felsefe, Muhammed Mukaddes Isfahanî’nin irfan derslerine katıldı.

Isfahan’daki dört yıllık tahsilden sonra babasından aldığı mektup üzerine Burucerd’e döndü. Babasının niyeti onu evlendirmekti. Ayetullah Burucerdî hayatı boyunca üç kez evlenmiştir. İlk eşini 1326/1908 yılında, ikinci eşini 1364/1945-46 yılında kaybetmiştir. Üçüncü eşi de vefat etmiştir.

Evlendikten sonra Isfahan’a dönen Ayetullah Burucerdî, babasından ikinci kez mektup aldı. Babası bu kez ondan tahsilini Necef’te devam ettirmesini istedi. Bunun üzerine 1319/1901-1902 yılında, 27 yaşındayken, kardeşi Seyyid İsmail ile birlikte, Necef’e gitti.

Ahund Horasanî'nin icazeti
Necef’te Ahund Horasanî’nin (dokuz yıl), Aga Seyyid Kazım Yezdî’nin ve Şeyhü’ş-Şeriat diye tanınan Ayetullah Fethullah Şeriat Isfahanî’nin fıkıh, usul ve rical derslerine katıldı. Ahund Horasanî, Şeyhü’ş-Şeriat Isfahanî ve Seyyid Ebu’l-Kasım Dehkerdî’den ictihad icazeti aldı. Bunun yanı sıra Ayetullah Burucerdî, Ahund Molla Kazım Horasanî, Şeyhü’ş-Şeriat Isfahanî, Şeyh Muhammed Taki Isfahanî, Seyyid Ebu’l-Kasım Dehkerdî, Aga Buzurg Tahranî ve Alemü’l-Hüda Mulayirî’den rivayet icazeti de almıştır.

Ayetullah Burucerdî, 1328/1910 yılında babasının ısrarı üzerine Necef’ten Burucerd’e döndü ve 33 yıl orada ikamet etti. Burucerd’de ulemanın ve halkın yoğun ilgisine mazhar olan Ayetullah Burucerdî, altı ay sonra babasını kaybetti. Bundan birkaç ay sonra da Necef ulemasından Ahund Horasanî hakka yürüdü. Burucerd’de kaldığı sürede mütalaalarına devam eden Ayetullah Burucerdî, bir yandan da fıkıh ve usul tedris etti, kitaplar yazdı. Kitaplarının birçoğunu bu dönemde kaleme almıştır.

1345/1926-27 yılında Burucerd il nüfus müdürü, İslâmî kurallara uygun olmayan bir tören düzenleyerek Bahaî birini yardımcı atayınca, Ayetullah Burucerdî, tepki gösterdi ve Burucerd’den ayrılıp Atabat’a gitti. Vali, il nüfus müdürünü görevden alıp, kendisini tekrar Burucerd’e davet etmiştir. Bunun üzerine memleketine geri dönen Ayetullah Burucerdî, şehirdeki yetkililerin şeriata aykırı uygulamalarının devam etmesi üzerine, birkaç ay sonra Necef’e gitti ve oraya yerleşti.

Bu olaydan altı ay sonra Aga Hacı Aga Nurullah Isfahanî ve kardeşi Hacı Aga Cemaleddin önderliğinde Isfahan halkının bir kısmı, Rıza Han’ın politikalarını protesto etme sadedinde Isfahan’ı terk edip Kum’a hicret etti. Ayetullah Hacı Aga Nurullah’ın hicret etmesi üzerine bölgedeki ulemanın büyük çoğunluğu da Kum’a hicret etmiştir. Isfahan’dan Kum’a ve Necef’e hicret eden ulema arasında Aga Seyyid Ebu’l-Hasan Isfahanî, Aga Mirza Muhammed Hüseyin Nainî ve Aga Mirza Ali Aga Şirazî de vardı.

Bu süreçte Necef uleması, İran’daki gelişmeleri ve oradaki ilim havzalarını, medreseleri yakından bilen biri olarak Ayetullah Burucerdî’nin görüşlerine başvurmuştur. Tepkilerin artması üzerine Kum ulemasından telgraf alan Necef uleması, Kum’a hicret eden muhacir ulemayı desteklemek ve Rıza Han’a tepkilerini iletmek üzere, Şeyh Ahmed Şahrudî ve Ayetullah Burucerdî’yi temsilci atayarak İran’a gönderdi.

İtirazların iyice arttığı, ulemanın Kum’a tepkisel hicretinin çoğaldığı sıralarda Ayetullah Burucerdî İran sınırına ulaştı ve muhacir ulemaya katılmasını, Necef ulemasının mesajını Kum ulemasına ulaştırmasını engellemek amacıyla kolluk kuvvetlerince Kasr-ı Şirin’de tutuklanıp başkent Tahran’a götürüldü.

Tahran’da Rıza Han tutukevindeki Ayetullah Burucerdî ile görüştü. Bu görüşmede Ayetullah Burucerdî, Rıza Han’ı ulemayla uyumlu hareket etmeye ve İslâm ahkâmına uygun politikalar izlemeye davet etti. Görüşmeden sonra Ayetullah Burucerdî, Rıza Han’ın Kum’a veya Burucerd’e gitmesine izin vermeyeceğini bildiğinden, Meşhed’e gitmeyi tercih etti. Görüşmeden hemen sonra Timurtaş, Ayetullah Burucerdî’ye elli bin tümen hediye etmek istemişse de o, sarayın hediyesini kabul etmedi.

Bu olaydan sonra Ayetullah Burucerdî Tahran’dan Meşhed’e gitti. Meşhed'de ulema tarafından ilgiyle karşılandı. Ayetullah Hacı Aga Mirza Kifayî ve Ayetullah Aga-yi Hüseyin Tabatabaî Kummî’nin ricası üzerine Gevherşad Mescidi’nde akşam ve yatsı namazlarını kıldıran Ayetullah Burucerdî, sekiz veya on üç ay sonra Burucerd’e dönmek üzere Meşhed’den ayrıldı. Yol üzerinde Kum’da mola veren Ayetullah Burucerdî, Kum ulemasının ilgisine mazhar oldu ve Ayetullah Hairî Yezdî’nin ısrarı üzerine Kum’da tedrise başladı. Bir süre sonra Burucerd halkının ısrarı üzerine memleketine dönen Ayetullah Burucerdî, orada Farsça risalesini yayımladı.

Ayetullah Burucerdî’nin Burucerd’de bulunduğu 1350-1360/1931-1941 yılları Rıza Han’ın devrimler dönemine rastlar. Rıza Han bu dönemde kılık kıyafet devrimini (sarık ve başörtüsü yasağı) uygulamaya çalışmış ve başta ilim havzaları, medreseler olmak üzere dinî kurumları kapatmak için gayret sarf etmiştir. Ayetullah Burucerdî, yakınlarıyla sohbetinde, bu dönemin hayatının en acı yılları olduğunu söylemiştir.

Rıza Han’ın ilim havzalarına yönelik baskıcı politikalarıyla mücadele eden Ayetullah Burucerdî, bu dönemde medrese yöneticilerinden ve müderrislerden sarık icazeti imtihanını kolaylaştırmalarını ve sarık takmak isteyen talebelere zorluk çıkarmamalarını talep etmiştir.

1364/1944 yılında tedavi olmak için Tahran’a giden Ayetullah Burucerdî, Firuzabad Hastanesi’nde fıtık ameliyatı oldu. Hastanede tedavi gördüğü sürede ziyaretine gelen Kum ve Tahran uleması, başta İmam Humeynî olmak üzere, ondan Kum’da ikamet etmesini, Şiî dünyanın mercii ve Kum İlim Havzası’nın müdürü olmasını talep etti. Israrlar karşısında bu teklifi kabul etmek durumunda kalan Ayetullah Burucerdî, hastaneden çıktığında önce Meşhed’e gitti, ardından Kum’a geçti (26 Safer 1364/10 Şubat 1945).

Ayetullah Burucerdî'nin Kum'a yerleşmesinden sonra, talebelerin Ayetullah Burucerdî’nin derslerine katılımını arttırmak için İmam Humeynî, Ayetullah Seyyid Muhammed Muhakkık Damad ve Hacı Aga Murtaza Hairî başta olmak üzere Kum’daki müderrisler derslerine ara verdi ve talebeleriyle birlikte Ayetullah Burucerdî’nin derslerine katıldı. Bu dönemde Ayetullah Seyyid Muhammed Taki Hansarî de Ayetullah Burucerdî’nin derslerine katıldı. Ayrıca, Ayetullah Seyyid Sadreddin Sadr Hz. Masume Türbesi’nin avlusunda kıldırdığı vakit namazlarının imametini Ayetullah Burucerdî’ye tevdi etti. Ayetullah Seyyid Muhammed Hüccet de ders verdiği mekânı ona tahsis etti.

Ayetullah Burucerdî'nin cenaze töreni
Bu dönemde Ayetullah Burucerdî halkın ricası üzerine Ramazan ayını geçirmek için Meşhed’e yolculuk etti. Gevherşad Mescidi’nde Hacı Şeyh Ali Ekber Nihavendî’nin yerine namaz kıldıran Ayetullah Burucerdî, bir yandan da İmam Rıza Asitanesi Kütüphanesi’nde çalıştı; bu kütüphanedeki yazma eserlerin katalogunu yazdı. Katalog çalışmaları sırasında Şeyh Tusî’nin rical ilmine dair kitabının müellif nüshasını buldu. Meşhed’de üç ay ikamet eden Ayetullah Burucerdî, tekrar Kum’a döndü.

1380/1961 yılının Şevval ayında hastalanan Ayetullah Burucerdî 13 Şevval 1380/30 Mart 1961 tarihinde vefat etti. Kabri, Hz. Masume Türbesi’ndedir.

Dinî merciliği
Ayetullah Burucerdî, Burucerd’de bulunduğu sürede şehrin ileri gelenleri ve halkı tarafından taklid edilmiştir. Fakat resmî olarak mahallî mercilik dönemi, risalesini yayımlamasından sonra başlamıştır. Mahallî mercilerin birçoğu mukallidlerini Ayetullah Burucerdî’ye yönlendirmişlerdir.

Genel merciliğinin başladığı dönem ise Kum’a yerleşmesinden bir yıl sonra başlamıştır. Bilhassa Ayetullah Aga Seyyid Ebu’l-Hasan Isfahanî’nin (ö. 1365/1946) vefatından sonra merciliği genel kabul görmüş, Ayetullah Isfahanî’nin vekilleri Ayetullah Burucerdî’ye vekâlet etmeye başlamışlardır. Ayetullah Burucerdî, Ayetullah Hacı Aga Hüseyin Tabatabaî Kummî’nin (ö. 1366/1947) vefatından sonra Şiî dünyasının mercii olmuştur.

Eserleri: (Arapça) Tertibu esnadi Men lâ-yahduruhu’l-fakih; Tertibu ricali esanidu Men lâ-yahduruhu’l-fakih; Tertibu esanidi Emali’s-Sadûk; Tertibu esanidi’l-Hisâl; Tertibu esanidi İlelü’ş-şerayi; Tertibu esnadi Tehzibü’l-ahkâm; Tertibu ricali esanidü’t-Tehzib; Tertibu esanidi Sevabü’l-a’mâl ve ikabü’l-a’mâl; Tertibu esanidi Uddetu Kutub; Tertibu Ricali’t-Tusî, Tertibu esanidi Ricalü’l-Keşî; Tertibu esanidi Ricalü’n-Necaşî, Tertibu ricali’l-Fihristeyn; Buyutu’ş-Şia; Haşiye alâ Ricali’n-Necaşî; Haşiye alâ Umdeti’t-talib fi ensabi Âl-i Ebi Tâlib; Haşiye alâ Menhecü’l-makal; Tertibu Fihristi Müntecebüddin; Risale fi tercümeti bazi eazim esterehu ve ecdadehu; Tabatatü’r-ruvat; Haşiye alâ Ricali’ş-Şeyh Tusî; Risale havli senedu’s-Sahifeti’s-Seccadiye; Haşiye alâ Feraidi’l-usul li-Şeyh Ensarî; Haşiye alâ Kifayeti’l-usul; el-Ehadisü’l-maklube ve cevabatuha; Haşiye alâ Vesaili’ş-Şia; Camiu ehadisi’ş-Şia; Haşiye ala Mebsuti’ş-Şeyh Tusî; Haşiye alâ Hilafi’ş-Şeyh Tusî; Haşiye alâ Urveti’l-vuska; el-Fıkhu’l-istidlalî; Risale fi’l-mevasia ve’l-medayika; Risale fi müneccezati’l-merid; Risale fi’l-muhur; Haşiye alâ Nihayeti’ş-Şeyh Tusî; Risale fi’l-mantık; Talika alâ’l-Esfar li-Molla Sadra eş-Şirazî; Haşiye alâ Menhaci’r-reşad; el-Mehdî (as) fi Kütübi Ehlü’s-sünnet; el-Asarü’l-manzume; Haşiye alâ Mecmai’l-mesail; Haşiye alâ Vesileti’n-necat; el-İtikadat; Haşiye alâ Müntehebi’r-resail; Sıratü’n-necat; Mecmaü’l-furu; Haşiye ala Tebsireti’l-müteallimin; Enisü’l-mukallidin. (Farsça) Tavzihu’l-menasik; Tavzihu’l-mesail; Menasik-i hac.

Ertuğrul Ertekin
________________
kaynak: Hacı Aga Burucerdî; Mustafa Öz, Burucirdi; Hamid Algar, Burujerdi Hosayn Tabatabai.